Bölüm 1:

Tahammülüm yok ve takatim yenik
Yüzümde eskilik bir his çıkarmayın
Henüz temiz dokunma, avutma beni bırak ömür yakın veda ya

Unutma; unutma kaybeder herkes bulup ta
Yolundan ediverir hayat huzura vardığında
Hazırlan yeni bir sayfa aç karala başından

Zaman inan ki katleder içimde saklı meleği
Sonra bana döner ve şöyle der;
Yalandı gerçeğin herhalde göremedin sorun yok ölmedin

Ne bugünüm içinde varsın, ne yarının
ne hayrı dokunacak ki söyle adını umut koymanın
Hayali bir kadın içimde sakladım

İnan ki cümlelerimi içine adını zorla davet ettim
İstemezken adımı adın ayaklarınla lanet ettin
Zorun ne derdin bırak be derdin
Pranga sendin anlaman gerekti bir kilitten ibarettin
Bense ışığa muhtaç halde sen karanlık hayal ettin
Yerle bir tenim gözlerimdi şahidim

Geçer bu günler, eser bir rüzgâr, düşer bir yaprak
Unutmak en büyük zafer gereksiz alınmak
Anlamak zor oldu lakin yoruldum inan bak
Ne şimdi mutsuz, ne çokta üzgün, birazcık mağrur
Hayat akıp giden nehir vardım farkına
Eğdim önüme başımı razı geldim hakkıma

Nakarat:

Payıma düşen ne?
Elini verme tutan bileklerim kırılır düşer yere sere serpe
Bana kalan ne? Hadi söyle
Yüzünü gömme içine çıkar hadi inan ki kapalı yine bu perde
Işığım nerde

Bölüm 2:

Koş bilekte kan var
Alınyazımda acil ihtiyaç gerekli biri müdahale etmeli
Mundar ölmek istemem fakat mağduriyetimi anlayın

Sap o yoldan aşağı dönme,
Gözlerinde var kıvılcım biraz hırslı biraz körpe
Yok olma dönmek istemezsin sevinç tarlasında hüzne

Gafil avlanır sözüm ve açıklayıcı olmamız gerekmiş
Yoksa ihtilal de yapılabilir dilime
Yaşam kervanında her dilâver aşka bir üye

Güzel mehtabıyla yüreğim sanata elçi
Sen özünde dur ben sözümdeyim
Velhasıl ki terliyim, hünerliyim umutlarımda başka aşka

Yalpalar durur zaman ve zifir karanlıkta keyfim
Show yapar ki derdim her şeye
Dolayısıyla yaşamı çokça yerdim ve göğüs gerdim en dibe

Sonbaharda başlar yaprak hazin dansı yapmaya
Bir ağaç ile sarmaşık sarılmışlar sonsuza
Ve ben onları izler iken mest oluyorum adeta

Nakarat:

Payıma düşen ne?
Elini verme tutan bileklerim kırılır düşer yere sere serpe
Bana kalan ne? Hadi söyle
Yüzünü gömme içine çıkar hadi inan ki kapalı yine bu perde
Işığım nerde