Verse 1:

Ufalıyor zaman günden güne savuruyor rüzgar
Bir yerden bir yerlere gelgitlerin durağı yok
Beklemek boşa zaman dolayısıyla
Buldukların tatmin etmez umduğuna kıyasla

Hep boşa beklentiler ne dersen gitmez hoşa
Ne öğrendim sor bana vereceğin bir cevap yok
Gayrısı hayat örsüyle çekiçler insanı
Umut sabır hasılı yitirmiş vasfını

Lütfeder bana bu dansı hayli ihtiraslı hayat
İnad eder bırakmaz eli yakamda kaçış yok
Daraldı çember ve oyna diyor göster haydi
Ne varsa bildiğin kazanmadan çıkış yok

Nedir yolu yordamı olmalı bilmediğim bir sırrı
Bulmalıyım yanıtları sapmadan sağa sola
Kıvrıla kıvrıla giden yılansın sözüm ona
Bak olduğum yerdeyim ben kıvrana kıvrana

Nakarat:

Tadım yok derim yine de yürü der. Bırakmaz yolumu çizip kendime geleyim
Ne dersem yüzüme vurdun hayat. Sen bırak ben diretirim
Elimden gelen ne varsa feda ederim. Uzak dur böyle iyiyim

Verse 2:

Yirmi küsür yıl olmuş bir arpa boyu yol almışım
Yazdıkça anlatmışım merhem niyetine deva yok
İlacı olsa kelin başına sürermiş
Zıvanadan çıktı ömür bilmiyorum diyeti ne

İş olsun diye değil içimden geldiği için yazdım
Kafiye kaygım yok ilintiydi yazgım her şeyle
Her şeyde bir anlam arardım kendimce gizlice
Buldum bi’ kaç emare

Yaşlanmak değil aynı yerde bulmaktan korkarım kendimi
Eskilere, düne ait olmaktan kaçmaktan bıktı beden
Yüzleşmek ister inan
Ama bak başlamaktan zor sil baştan

Görmezden gel diyen kör şaşırtır yön
Gittiğin çöl yorulduysan öl diyor vakit tamam dön
Öngörülür fakat görülmez gerçek
Çıkar bir gün karşına ya sonda ol yahut ön