Akşamlarım huzurluydu eglencem sabahları annemin ısrarlarıyla bitirdigim tabaklarım yanaklarım elma rengi hiç bi zaman kabak tadı vermemişti hayat o günler elde gazoz kapaklarım.
Ve aynı apartmanın önündeyiz çekişmeli bi mücadelenin ortasında bagrır yine salak kadın burda top oynamayın sesi aynen böyleydi abartmadım akşama fırça var yine kaybettim bak anahtarı.
Elimde sürdügüm bisikletimle yamaçları endişeyle çıkarken yanımdan geçen araçların markasıyla oyalanıyom belirsizdi amaçlarım çünkü tek çetin mücadelemdi yastık savaşları.
Yavaşladım düşündüm biraz okulda yanaşmadı gülümsedim tasolarımı alıp biraz dolaşmalı bu mahallemde annemi dinledim birine dalaşmadım son dövüşümde yutmuştu kız yerdeki talaşları.

Yine hikayelerle avunadursa gönlüm o günleri pembe rüyalara gömdüm en büyük korkum öcüler kalsaydı ihaneti gördüm.

10 dakkada ezberledim fenerin tüm kadrosunu 3 gün oldu çalışıyom şu salak çarpım tablosunu fakat başarıcam bu hayat memat meselesi yoksa annem vermicek geri atarimin kablosunu.
En mühim soruydu o gün kapak var mı var tosunum bikaç seneye ögrenirsin sokaklarının argosunu gece bi vakit mahalleden acayip nagmeler duyarsan panik yok bilki bizim mahallenin sarhoşudur.
Allah kaç sorularına bir demekti çocukluk Rabbimden bizlere sunulmuş bir demetti ne olursa olsun o boş triplere girmemekti saatlerce medceziri gülümseyerek dinlemekti.
Bir bebekti dünyanın en saf hali yok kin melektik oyuncakçı önünde almam denince  inlemekti sadece yapmaktı hepsi ne yaptıgını bilmemekti şimdi dönüp arkana bak hayatında kimler eksik.