Bölüm 1:

Selam dostum, nasılsın? Yagmur var mı orada?
Burada biriktirdiklerim sel oldu dün gece
Bir arkadaşım sol yanıma el oldu dün gece
Ben tek kişilik nüfusumla sen oldum ülkece

Yirmi altım ölüm için bekliyor Kasım’ı
Garipsiyorum yaşıtlarımın evli olmasını
Zeynep dahi artık beni sevmiyor; nasılım
Hayal et be dostum annem bile, çekmiyor nazımı

Dilimde pas tadı var, kalbimde bir kötü koku
Kan istedikçe tanrılar ben yavaşça ölüyorum
Kabristan gömü dolu, cennetin önü yolum
Lütfen kalbini aç, eve dönüyorum

Nakarat:

Yar, yemin içtim acıma direniyorum
Akan o kanı görüyor daha bileniyorum
Yine geliyor hüzün, benim aklımdan zorum var

Bölüm 2:

Eskiden üzüntülerim göz yaşıma varmazdı
Eskiden Güneş benimdi, ele güne yanmazdı
Eskiden bu şehirde ben yalnız kalmazdım
Bir insanın kapısı dostum, arada çalmaz mı?

Eskiden şark yastı, yüzümü batıya asmazdım
Eskiden birisi rap deyince küfürü basmazdım
On yıldır verdiklerimin karşılıgını alamadığımdan
Yeniden 18 olsam; müzik yapmazdım

Şimdi göz yuvarlarımı parçalama saati
Sanma devran döner, sanma hayat adil
O bir masal dostum,
Burada cüzdan çalana hırsız diyolar; taht çalana fatih.

Nakarat:

Yar, yemin içtim acıma direniyorum
Akan o kanı görüyor daha bileniyorum
Yine geliyor hüzün, benim aklımdan zorum var