Televizyonda bi’ dizi gördüm Fat boyslar diye
Üç tane böyle şişman adam vardı
Böyle bi’ şeyler yapıyorlar falan filan
Hoşuma gitti
Abime de demiştim “Bunların bana kasetini alır mısın?” diye
Abim de o üç tane şişman adamın şeyini bulamıyo’
Gidiyo’ bana üç tane içinde aynı siyahi olan kasetini getiriyo’
Ve verdi bana: Run DMC
Tabi o sıra anlamıyo’sun n’oluyo’, ne bitiyo’, n’oluyo’, ne bitiyo’, falan filan  
Ben ingilizce bilmiyo’m, hâlâ da bilmiyo’m
Ama müzik dinlemek için dil bilmeye gerek yok
Size hangi ruhu veriyorsa odur onun anlamı
Elime de Malcolm X’in kitabı geçti
Onu da okuduk
Baktık, dedik “Ya, doğru bi’ şey dinliyormuşuz yani”
Apayrı coğrafyalarda aynı niyetlerle, aynı dertlere uğraşan insanlar varmış
Dedik ki “Doğru müzikmiş”
Gurbetci kardeşlerimizden elimize kasetler gelmeye başladı
Rahmetli Boe B, İslamic Force
O’nun albümü geçince elime, ana, baktım dedim “Bu işin Türkçesi oluyo’muş”
Yazmaya başladım, ilk şarkım benim Liseli Genç çıktı lise zamanımda
Sene 95’te